Dünya her geçen gün ısınıyor. Dünya Meteoroloji Örgütü’nün raporuna göre, 1850'den beri her 10 sene öncekinden daha sıcak hale geliyor ve 2010-2019 tarihteki en sıcak 10 yıl oldu. Küresel ısınmayı önlemek konusunda Isı yalıtımının büyük katkısı bulunuyor.
Artan sıcaklıklar kuraklık, seller, şiddetli kasırgalar, okyanus ve deniz suyu seviyelerinde yükselme ve buzulların erimesine neden oluyor, bu durum da ekosistemi ve içindeki canlıları tehdit ediyor.
Ülkemizde ithal edilen enerji miktarının yaklaşık %40 ı binalarımızda kullanılmaktadır. Bu tüketiminde %80’i binanın ısıtılması ve soğutulması için harcanmaktadır. Bizler evlerimizde, iş yerlerimizde iç mekanları ısıtmak için kömür, doğalgaz gibi fosil yakıtları kullanıyoruz. Bu yakıtların yanması sonucunda, havaya yoğun miktarda karbondioksit (CO2) ve kükürtdioksit (SO2) gibi atık gazlar salınmaktadır. Bu atık gazlar dünya sıcaklığının artmasına, iklim değişikliklerine, neden olmaktadır. Yani boşa sarf ettiğimiz enerji ile sera gazı salınımının artmasına ve iklim değişikliğine negatif katkıda bulunmuş oluyoruz.
Binalarımıza yaptıracağımız ısı yalıtım uygulaması ile sera gazı salınımının azaltılmasına katkı yapabilir, enerjimizi verimli kullanabiliriz. Isı yalıtımı uygulanmış binaların ısıtılması ve soğutulmasında minimum enerji kullanılır ve böylece fosil atıkların tüketimi azalır. Bunun sonucunda da atmosfere yayılan karbondioksit (CO2), kükürtdioksit (SO2) ve diğer zararlı sera gazlarının salınımı minimum düzeye iner, çevreye ve ekolojik dengeye olan olumsuz etki de azalır.
© 2024 Austrotherm